Übersetzungen für „heybe“ im Türkisch » Deutsch-Wörterbuch

heybe SUBST (für Reittiere)

heybe

Satteltasche f

Einsprachige Beispiele (nicht von der PONS Redaktion geprüft)

Türkisch

Binanın heybetine rağmen cephe mimarisi olabildiğince sade tasarlanmıştır.

tr.wikipedia.org

Santiago’nun sırtında bir heybesi ve içinde de yatarken yastık olarak başının altına koyduğu bir kitabı ve yamçısı vardır.

tr.wikipedia.org

Yörede kilim, halı, seccade, heybe ve çuval dokunur.

tr.wikipedia.org

Ricaları kabul olunup şartlar imzalanıp hamd olsun savaş edilmeden İslâm askerinin heybeti korkusundan kale fethedildi.

tr.wikipedia.org

Saz şairleri arasındaki şiir yarışmalarını kazananlara verilmek üzere duvara tüfek, kılıç, heybe gibi çeşitli şeyler asılır.

tr.wikipedia.org

Bu zenginliğin hissedildiği yörede; bakırcılık, demircilik, kuyumculuk, halı-kilim-çuval-heybe dokumacılığı, taş işlemeciliği, kahve değirmeni ve ahşap işçiliği ilk sırada gelen el sanatlarıdır.

tr.wikipedia.org

Heybesine koyduğu çörekle padişahın çadırına gider ve askerlerinin sıraya girmesini ister.

tr.wikipedia.org

Bazı köylerimizde halı, kilim, namazlık, heybe, çuval, keçe, elbise gibi dokumacılık günümüzde de devam etmektedir.

tr.wikipedia.org

Ayrıca gulam askerlerinin ok ihtiyacı ve atlara konulan ok heybeleri yani ok torbaları da eskiden bu köyde imal edilmiştir.

tr.wikipedia.org

Erkek tavusun kuyruğunun heybetine karşın sesi hiç de kulağa hoş gelmez.

tr.wikipedia.org